Lafım ortayadır;
“Muktedirlerin en zayıf yanı küçümsemeleridir.”
Herkesi, her şeyi..
Siyasetten spora, hatta araç kullanmaktan yolda yürümeye kadar bu tanıma uyan örnekler görebiliriz.
Muktedirlik insanın kafasının içindedir demek istediğim.
Herkesin kafasının içinde, yani kalması gereken yerde durduğu sürece kimseye bir zararı olmaz.
Bu durum olağandır.
Zırt pırt ortaya çıkan, makam mevki görünce oradan, oraya hoplayıp zıplayanı tehlikelidir.
Uzak durun.
Elleşmeyin derim.
Tükenmezler çünkü.
Biri gider, biri gelir.
Yancılar içinse varlık nedenidir bu muktedirler.
Giden ağadır onlara göre.
Gelen paşa.
Her devir onlarındır.
Asıl tehlike bu kraldan çok kralcılardır aslında.
Nedeni şu beylik laftır.
“Kral ısırmaz.
Ama;
Köpekleri ısırır.”
Yine bir beylik lafımız vardır muktedirler ve çevrelerindeki kraldan çok kralcılar için kullanılan.
“Köpeğin çok havlayanından korkma” der.
Şöyle devam eder;
“Gönüllüsünden kork.”
Birazda günümüzden bahsedelim.
Tüm izlerin birbirine karıştığı günlerden geçiyoruz.
Ve üstelik genel olarak kompartımanlarımız farklı olsa da hepimiz aynı trende yolcuyuz.
Trende ileri veya geri yürümek rotayı değiştirmez.
Tabi eğer tren raydan çıkmazsa.
Lafım önce siyasilerimizedir.
Çok konuşmanın zamanı geride kaldı.
Çok düşünüp az ve öz konuşmanın zamanıdır şimdi.
Treninin yoluna taş döşemek değil;
Taş koymak isteyenlere engel olma, rayları koruma zamanıdır.
“Biz bu haltı neden yedik” sorusunu kendimize soracak durumlara düşmeden, düşürülmeden!.
Şimdi;
Verdiğiniz sözleri.
Ettiğiniz yeminleri.
Hatırlama.
Gereğini yerine getirme zamanıdır.
Hatta;
Tam zamanıdır.
Vakit o vakittir.
Kırılmadan!.
Dökülmeden!.
Çözülmeden!.
Tren raydan çıkmadan!.
**
Sevdiğim Laflar:
“EĞER BİR ÜLKEDE CÜCELERİN GÖLGELERİ UZAMAYA BAŞLAMIŞSA, GÜNEŞ BATIYOR DEMEKTİR.”
ARŞİV YAZILAR