Türkiye günlerdir her şeyi unuttu ve herkes "Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifine odaklanmıştı. Gündeme geldiği ilk günden beri hayvan severler, siyasiler, STK’lar yasa teklifine tepki göstermiş olsada TBMM’de yapılan oylama sonucunda teklif kabul edilerek, yasalaştı.
Peki şimdi ne olacak? Türkiye’de birçok büyükşehir belediyesi, ilçe belediyesi muhalefet partisinde. Zaten daha yasa kabul edilmeden önce belediye başkanları bir bir açıklama yaparak, yasayı uygulamayacaklarını söylediler. Hatta iktidarın bazı belediyeleri de yasayı uygulamayacağız demediler ama “biz sokak hayvanlarına yönelik şöyle çözüm bulduk”, “yaptığımız bu çalışmalar diğer illere de örnek olabilir” gibi açıklamalarda bulundular…
Yasaya nereden bakarsanız bakın Allah’ın verdiği canı kimse alamaz. Evet sokak hayvanlarının oluşturduğu sıkıntılar var mı, evet var. Ancak bugüne kadar neredeydiniz diye sormak gerekir. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ilk çıktığında belediyeler rehabilitasyon merkezleri kurup, popülasyonları azaltmaları gerekiyordu ki bunu iktidarından, muhalefetine çoğu belediye yapmadı. Onlar yapmadı, ilgili mercilerde bunları denetlemedi ve bugünlere geldik.
Şimdi de belediyelerin yapmadığını, ilgili mercilerin denetlemediği bir konuda sokak hayvanları kurban edilmek isteniyor. Bunun sorumlusu sokak hayvanları değil, ilk çıktığı günden beri kanunu uygulamayanlardır. O yüzden bu yasa kabul edilemez. Bazı hayvanların saldırısında insanlar yaralanıyor hatta bazen ölümle karşı karşıya kalabiliyor, doğrudur. Ancak içimizde sözde insan görünümlü birçok katil yüzlerce kişinin canını alıyor. Eğer hayvanlara yönelik böyle bir uygulama yapılacaksa, içimizdeki katillerde, tecavüzcülerde, çocuk istismarcıları da aynı şekilde uyutulmalıdır.
Ve son söz olarak diyorum ki ‘devlet öldürmez, yaşatır.’