Yüksel Ekici

Yüksel Ekici

NEDEN YAZDIN!..


18.11.2025

    Orta boy bir Kent Gazetecisi olarak derdim dağlardan büyük.

    Kırk yılı geçkindir bu şehri yazarım.

    Caddesini.

    Sokağını.

    Kaldırımını.

    Elektriğini.

    Suyunu.

    Dağını.

    Taşını.

    Denizini.

    Havasını.

    İnsanını.

    İki kanatlısını.

    Dört ayaklısını.

    Seçilmişini.

    Atanmışını.

    Çalışanını.

    Boş gezenini.

    Yazmadığım ne kaldı bilmiyorum.

    Tekdir aldığım nadirdir.

    Takdir ise heybemi dolduracak kadar vardır çok şükür.

    Tekdirlerden ders, takdirlerden güç alarak geldiğim bu günlerde yazı yazmak daha bir zor gelmeye başladı.

    Nedeni günümüzün hastalığı algı yaratma üzerine kurulu düzen ve bu düzenin tetikçisi trol orduları, yoldaşları, yandaşlarıdır.

    Yerel yönetimlerle ilgili bir yazı yazarsanız trol ordusu başta hemen devreye algı operasyonu sokuluyor.

    “Neden yazdı.”

    “Arkalarında kim var.”

    Sağcıyı veya solcuyu yazıyorsunuz hemen algı operasyonları devreye sokuluyor;

    “Neden yazdı, arkasında kim var.”  

    STK’larla ilgili iki satır yazıyorsunuz;

    Yine aynı senaryo sahneye konuluyor.

    Siyasetçi yazıyorsunuz aynı şey.

    Neyi neden yazdığınız karartılmak isteniyor arsızca.

    Yazdığınız öznenin doğruluğu veya yanlışlığı ısrarla gündem dışı bırakılmaya çalışılıyor.

    Trol ordusu devreye giriyor korkunç bir itibarsızlaştırma algısı yaratma peşinde.

    Hatta;

    Gazeteci gazeteciye kırdırılmak isteniyor.

    Yandaşı da, yoldaşı da aynı kafada.

    İyisi dediklerimizin bile gözleri göz değil derler ya.

    Yediğiniz, içtiğiniz, kimle oturup kalktığınız bunların radarında.

    Eleştireni kendi seviyelerine düşürüp, üzerlerindeki çamuru size de bulaştırmaya çalışıyorlar.

    Neden yazdın?.

    Arkanda kim var?.

    Olmadı;

    “Ne aldın da yazdın” pespayeliğinde dedikodular el altından piyasaya sürülmeye çalışılıyor.

    Gazetelerin Meşe Palamudu gibi toprak, hava ve suyla yaşadığını zanneden cahil, cühela kitle de bu algıya inanıyor.

    Gazetecilik içinden vuruluyor günümüzde.

    İşini iyi yapanlarla yapmayanlar aynı sepete dolduruluyor.

    Çürüklerle sağlamlar aynı algıya mahkum ediliyor.

    Yazık oluyor.

    **

    Sevdiğim Laflar:

    “FAYDASIZ BAŞ MEZARA YAKIŞIR!..”

ARŞİV YAZILAR