Yüksel Ekici

Yüksel Ekici

MEYDAN VAR, MEYDANCI VAR!...


4.11.2025

    Zamanında belediye başkanlığı yapmış bir muhterem.

    Döneminde iz bırakmamış.

    Seçilmiş.

    Beş yılını doldurmuş o makamda.

    Sonrasında unutulmuş gitmiş.

    Şimdilerde sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla Vahap Seçer’in gönüllü halkla ilişkiler uzmanı gibi çalışıyor.

    Çalışabilir.

    Bizlik bir durum yok ortada.

    Şahsının tercihidir.

    Paylaşımın ilginç tarafı ise sorgusuz sualsiz yandaşlık-yoldaşlık nasıl olur sorusuna cevap niteliğinde olmasıdır.

    Yazım hatalarına dokunmadan aynen paylaşayım.

    Benimde mevzuya katkım olsun.

    **

“Günaydın sevgili arkadaşlar

 Mersin’e Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından yeni bir meydan kazandırılıyor İstiklal caddesi üzerinde bulunan kırmızı lacivert ve özel idare işhanlarının  yıkılmasından sonra ortaya çıkan alan Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından  1 nci etap kırmızı lacivert kent meydanı olarak  inşa ediliyor daha sonra zafer Çarşısı  ( bit pazarının) bulunduğu yer    hukuki süreç bittikten sonra o alanda 2 nci etap olarak  kente meydan olarak kazandırılacak çalışınca oluyor

Yaparsa Vahap Seçer yapar.”

    **

    Paylaşımda, paylaşımcı da önemli değil benim açımdan.

    Dikkat çekmek istediğim nokta paylaşımın konusu meydandır.

    Konu yeni değil.

    Vahap Bey uzun zamandır meseleyi dillendiriyordu zaten.

    Söz konusu bölgenin yıkımına karar verilmesinden, yıkımından, bölgedeki esnafın sokağa atılmasından ve hala hukuki sürecin devam etmesinden hemen hemen her Mersinli’nin haberi var.

    Haberi olmadığımız tek şey ise Vahap Seçer Beyefendi’nin nasıl bir “meydan” yapacağıdır.

    Zaman zaman bazı bilgiler ortada dolaşsa da konu tam muammadır.

    İlk sebebi Beyefendinin kamuoyunu bilgilendirmek, kafalarda soru işaretleri bırakmamak gibi bir derdinin olmamasıdır.

    “Yapacağım” der.

    Niyesinin, nedeninin sorulmasını sevmez.

    Kestirip atar.

    Yapabilirse ileride görürüz “meydanımızı!.”

    Yapamazsa da sorun değil.

    Neden yapamadığını anlatır.

    Biz de “arkası yarın” tadında dinleriz.

    Metro hikayesi örnektir.

    Umut Mersinli’nin ekmeğidir ne de olsa.

    Biz bekleriz.

    Allah başka dert vermesin yeter.

    **

    Sevdiğim Laflar:

    “FAZLA MAL GÖZ ÇIKARMAZ,

    AMA FAZLA MAL CEHENNEME KÜTÜKTÜR.”

ARŞİV YAZILAR