Bir yılı daha geride bırakmamıza sayılı günler kaldı.
Ülkemizde son dönemlerde her yıl bir öncekinden daha zorlu geçiyor.
2026 da bu yıldan çok daha zor olacak ekonomistlerin görüşlerine göre.
Alım gücünün yerlerde süründüğü bu günleri arayacağız gibi görünüyor.
Her şey zaten ateş pahası.
Yeni yılla birlikte zam furyası başlayacak ve iğneden ipliğe her şeyin fiyatı fırlayacak.
Asgari ücretlinin, emeklinin ayakta kalması mucize olacak.
***
Her kalemde yeni zamlar kapıdayken maaşlar ne olacak peki?
Bu günlerde asgari ücret görüşmeleri başladı.
Senaryolar havada uçuşuyor.
Ancak, en iyimser tahmin bile 30 bin lirayı bulmuyor.
Emekli maaşlarına yapılacak zam da aynı keza; 25 bin lira çok iyimser bir tahmin olur.
Hal böyleyken milyonlarca insan yaşama tutunmak için adeta savaşacak.
Ay sonunu getirmek için dayanacak mecal kalmadı artık kimsede.
Emekliler ağlıyor, asgari ücretli isyan ediyor.
Kira, elektrik, su maaşı alıp götürüyor.
Hatta birçok insan artık kirasını ödeyebilmek için bile kredi çekiyor.
***
Hak mı bu?
Adalet mi bu?
Eşitlik mi bu?
Milyonlarca insan açlık sınırında.
Milyonlarcası da yoksulluğun pençesinde.
Kredi kartları patladı.
Takibe düşen kredilerin haddi hesabı yok.
İcra dosyaları adliyelere sığmıyor artık.
Çocukların karnı doymuyor.
Gençler gelecekten umudunu kesmiş.
Emekliler belediyelerin aşevlerinin, kent lokantalarının önünde kuyruğa girmiş.
Milyonlar borcu borçla kapatmanın da ötesine geçmiş.
Elde yok avuçta yok.
Artık borç alacak kapı da kalmamış.
Eziliyor, sürünüyor, üzerinden silindir geçmiş gibi yapışmış yere kalkamıyor.
Görünen o ki önümüzdeki yıl da değişen bir şey olmayacak.
Milyonlarca insan yoksulluğun pençesinde yaşamaya devam edecek.
Zor, çok daha zor olacak!..
ARŞİV YAZILAR